17 Eylül 2010 Cuma

Ümmü Zer...


Yemenli Onbir Kadının Hikayesi (ÜMMÜ ZER)

Şiir gibi bir ev..
Yeryüzünün en saadetli evi..
Efendimiz ve Aişe annemiz..
11 kadının hikayesini anlatıyor annemiz..
Yemenli, 11 kadının hikayesi..
Bu kadınlar bir araya gelmiş..
Kocalarının hallerini anlatıyorlar..
Ama önce kesin söz veriyorlar..
Hiçbir şey gizlemeyecekleri hususunda..
Ve birinci kadın başlıyor..
Benim kocam yalçın bir dağın başındaki zayıf bir deve gibidir..
kolay değil ki çıkılsın..
semiz değil ki götürülsün,
sert mizaçlı huysuz, gururlunun tekidir..
ikinci kadın anlatır..
ben kocamın kötü huylarını anlatmak istemem ,korkarım..
eğer anlatmaya başlarsam büyük küçük herşeyini söyleyip..
geriye hiçbir şey bırakmamam gerekir..
buda kolay değil, vakit yetmez..
sıra üçüncü kadındadır..
oda kocasının kötüler..
benim kocamın boyu uzundur ama aklı kısa..
konuşursam boşanırım..
konuşmazsam muallakta kalırım..
dördüncü kadın kocasını över..
benim kocam ti
hame gecesi gibidir..
ne sıcaktır ne soğuk..
ne korkulur ne de usanılır..
söz beşinci kadındadır..
kocam içeri girince pars..
dışarı çıkınca arslan gibidir..
bana bıraktığı ev işlerinden hesap sormaz..
altıncı kadın anlatır..
benim kocam da yedimi üst üste katlayıp yer..
çok yer, içtimi sömürür..
yiyip içmekten başka bişey düşünmez..
yedinci kadın bir ahhh çeker..
benim kocamın işi sadece beni dövmektir der..
başımı yarar, vücudumu yaralar..
bunları yapmak için eline ne geçerse kullanır..
sekizinci kadın kocasını tavşana benzetir..
Ve bir cümle ile anlatır..
güzel kokulu bitki gibi hoş kokar..
dokuzuncu kadın anlatır..
benim kocam boylu posludur..
evi rahattır..
ocağının külü çoktur..
evi meclis gibi bir adamdır, misafir perverdir..
onuncu kadın anlatır..
benim kocam da maliktir..
akıl ve hayalinizde geçen her hayra maliktir..
onun çok devesi vardır..
develer, kesilmek üzere bekletilir..
Ve söz..
onbirinci kadındadır..
söz Ümmü Zer dedir..
kocam Ebu Zer'di..
amma ne Ebu Zer..
Ebuzer beni şîk denen bir dağ kenarında..
bir miktar davarla geçinen bir ailenin kızı olarak gördü..
kulaklarımı ziynetlerle doldurdu..
beni hoşnut kıldı..
kendimi bahtiyar ve yüce bildim..
beni atları kişneyen, develeri böğüren..
ekinleri sürülüp daneleri harmanlanan..
müreffeh ve mesut bir cemiyete getirdi..
ben onun yanında söz sahibiydim..
hiç azarlanmadım..
akşam yatar, sabaha kadar uyurdum..
doya doya süt içerdim..
Bir gün Ebu Zer evden çıktı..
Her tarafta süt tulumları yağ çıkarılmak için çalkalanmaktaydı..
Yolda bir kadına rastladım..
Kocam bu kadını sevmiş olacak ki..
Beni bıraktı, onunla evlendi..
Ondan sonra;
Bende bir başkasıyla evlendim..
Oda iyi bir adamdı, bu kocamda bana ;
Ey ümmü zer ye, iç yakınları ihsanda bulun derdi..
Buna rağmen..
Ben bu ikinci kocamın bana verdiklerinin..
hepsini bir araya toplasam...
Ebu Zer'in en küçük kabını dolduramaz……
Yemenli onbir kadının hikayesi bitmişti..
Efendimiz..
Aişe annemize gülümseyerek baktı..
Eyy aişe.. ben sana Ebu Zer in ümmü zere nispeti gibi..
Şu farkla ki..
Ebu Zer Ümmü Zer'i boşadı. .
Ben seni boşamıcam.. Biz beraber yaşayacağız..
Aişe annemiz, ya Resulallah dedi..
Beni nasıl seviyorsunuz ?
Efendimiz..
Yine tebessümle cevap verdiler..
Eyy Aişe
İlk günkü gibi..
KÖRDÜĞÜM gibi...

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...